Global anlamda insanlık oldukça zor bir sınavdan geçiyor. Kıtalara ya da ülkelere göre değişiklikler olsa da insanoğlu oldukça zorlanıyor. peki aile değişebilir mi?
Toplumun çekirdeği olan aile bu zor süreci kendi lehine yönetebilir dilerse. Örneğin çocuğunun kendisine saygılı davranmasını isteyen ebeveynler mükemmel olmadıklarını bilerek tıpkı herkes gibi . Birbirlerine daha saygılı olarak başlayabilirler bir şeyleri düzeltmeye. Zira saygı sevginin süper egoya uzantısıdır.
[geo-post target=”true” id=”7152″ label=”Önerilen Yazı”]
Kimsenin hakkına girmeyerek kendi haklarına düşeni artırabilirsiniz mesela; Nasıl mı? Gerek alışverişte gerekse akraba ilişkilerinde maddi ve de manevi olarak kendi hakkını düşündüğü kadar karşının hakkını da gözetirse İlahi adalet o’na düşen istihkakı artıracaktır. “Hadi canım” diyebilir birileri ama bu gerçeğin ta kendisidir. Şöyle bir örneklem ile açıklamak isterim; Epeyce uzun zamandan beri birçok birey ya da ailenin tek hedefi vardı; “ Daha çok para gelsin” diye her fırsatta yanlışa girdi mi girdi.
Birilerinin canı yandı, kendileri ise kazandıklarını zannettiler. Tabloya biraz geniş perspektiften baktığımızda gerçek zarar görenlerin diğerlerine zarar verenler olduğunu gözlemliyoruz. Çünkü İlahi adalet böyle işliyor, yani abi sistem bu şekilde çalışıyor ” etme bulursun- inileme ölürsün.”
Haziran sonunda okuyucu ile buluşacak olan yeni kitabımız ” hadi anne – baba okula gidelim ” adlı eserimizde anlatmaya çalıştığımız birçok detayı ile anlatmaya çalıştığımız konulardan bir tanesi de çocuğumuzda görmek istediğimiz olumlu davranışı önce kendimiz de içselleştireceğiz yaşayacağız ki bizden sonra gelen nesil de kendisine pozitif kazanım sağlayabilsin! Çünkü onlar taklit yeteneği ile öğreniyorlar.
Burada damla olarak dokunduğumuz konu ” hadi anne- baba okula gidelim” adlı eğitim bilimi çalışmamızda tadımlık olarak anlatılmıştır. Son olarak; Bu kadar berbat ettiğimiz Dünyanın en azından kaba temizliğini yapalım yeryüzünden göçüp gitmeden. Af dilemeye cesaret bulabiliriz belki ne dersiniz ?
