sarnıç

Sarnıç

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Patika yolda yürümek ne kadarda keyifli. Tepeden deniz harika görünüyor. Bazen yol daralıyor. Dikenli çalılar kollarımı, vücudumu çiziyor. Kimi zaman acı duyuyorum. Sonra sağ yanımda deniz beliriyor mavinin hayat dolu tonlarıyla. Toprak patika bazı yerlerde düzensiz taş döşemelerle devam ediyor. Ağaçlar ve orman o kadar çok kanıksamış ki bu yolu, İster istemez buranın yüz yıllardır kullanılan bir yol olduğunu anlıyorum. Saatime bakıyorum sanırım bir saate kadar sahilde olacağım. Batonlarımdan destek alamazsam dikenler epeyce zarar verecek bana. Bazı yerlerde patika yola daha çok hücum etmiş dikenli çalılar. Havada yağmur habercisi bulutlar toplanıyor. Yağmura da hazırlıklıyım. Yağmurluğum var üstelik botlarım ve sırt çantam su geçirmez. Gece kamp yapmasaydım bu kadar dinç olamazdım. Doğayla baş başa olmayı seviyorum. Aradığım ne orman ne de huzur ben sadece kendimi arıyorum. Sanki bu yürüyüşlerimde en öz en saf kendimi buluyorum. Son on yıldır ege ve Akdeniz’de yürümediğim parkur kalmadı.

[geo-post target=”true” id=”6919″ label=”Önerilen Yazı”]

Bugün bir sarnıç gördüm, zamana meydan okumuş ve ayakta kalmış. İçi su dolu ne kadar derin olduğunu anlayamadım. Böyle bir ormanda sarnıcın işi ne onu da anlayamadım.

Patika yolu yarıladım. dikenli çalılar bitti. Yolun önemli noktaları boyalarla işaretlenmiş. eğer iyi okuyabilirseniz bu işaretleri asla kaybolmazsınız. Tek başıma üç gündür yürüyorum. Her gün kendimi arıyorum ve yürüyüşüm esnasında mutlaka buluyorum. Aramak benim için bir yaşam biçimi, burada olmazsan sanki kendi zifiri karanlığımda kaybolacak gibiyim.

sarnıçsarnıç

06.04.1565

Burada her yer ormandan ibaret, tüm ağaçlar hep bir ağızdan hey yabancı ne yapıyorsun bizim ülkemizde diyorlar. Mutlaka her geçtiğim yerde uygun bir sopa bulurum. Sopa benim için çok önemli. Vahşi hayvanlara karşı korunmamı sağlıyor aynı zamanda yolumu da açıyorum sopayla. Neredeyse bir gündür susuzum. Yukarıda ki köyden tek başıma yürüdüm buraya kadar ve denizi henüz göremedim. Çantamda azığım hala var. İnşallah yağmur yağmaz. Ayaklarıma bazen dikenler batıyor. Bu kadar dikenli çalı dolu bir orman hiç görmedim. Bugün hava kararmadan aşağıya inmeliyim. Kuşların ötüşü içimi ısıtıyor. Ormanda sadece ağaçları, çalıları aşmıyorsunuz aynı zamanda yerdeki ölü orman birikintilerini de aşmanız gerekiyor. Orman içinde ilerlemek kolay değil. Yürüdüğüm yol hiç insan yüzü görmemiş gibi. Bu kez daha zor olacak. Denizi görebilseydim keşke bir nebze rahatlardım.

Epeydir yürüyorum, gün batmadan mutlaka aşağıya ulaşmalıyım. Ah ormanın içinde bir sarnıç olsaydı, doya doya suyundan içerdim. Susuzluk çok zor. Eğer su bulamazsam otlardan yemem gerekecek. Belki otlarda yetmeyecek ve burada sonsuza kadar kalacağım.

Yıllardır yürüyorum. Köy köy, şehir şehir gezdim. Sanki sadece yürürken yaşıyorum. Yürürken neyi aradığımı ve nerede bulacağımı çok iyi biliyorum. Ölene kadar yürümek istiyorum.

Hikaye hakkındaki görüşlerinizi yorum yaparak paylaşabilirsiniz. Binbir Sözlük‘te de konuyla ilgili fikirlerini belirtebilirsiniz.

Bu yazıyı değerlendirmek için tıklayın!
[Toplam: 0 Ortalama: 0]

0
be_enmek
Beğenmek
0
komik
Komik
0
sinirli
Sinirli
0
s_k_c_
Sıkıcı
0
_a_rmak
Şaşırmak
Sarnıç

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Binbir Kitap ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!