featured

Mine’l Aşk!

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bir şiir yazmıştım eskiden. Aşk üzerine. Aşkı tarifsiz, anlaşılmayan sandığım günlerde. Belki de “Aşkı aşk yapan tarifsizliğidir.” diyordum.

Sormuşlar aşığa senin aşk dediğin nedir?

Demiş tatmadan bilinmeyen yaşarken anlaşılmayan bir şeydir
Belki sevip kavuşamadığındır, hep içinde hissettiğindir.
Belki unutmadığındır, hayalleriyle avunduğun bir histir.
Belki de boşluktur, hiçbir şeydir, belki kurtuluşundur, belki de değildir.
Hayattayken ölmeyi öğretir belki de sana bir bir.
Dayanamazsın çıkarırsın belki de aklından bir gün gelir.
Belki de bitmesini gerektiren bir durum olur, hani ya hep öyledir.
Sebep nefret mi olur, öfke mi, terk edilmek mi kim bilir
Ne iyidir ne kötüdür belki de bunun tam ortasıdır
Anlaşılmaz bir şey dedim ya belki de bunların hiçbirisidir

Sonra aşkı bir kalıba sokmaya çalıştığım günler oldu. İlle de ona bir tanım bulacaktım. Hani internet köşelerinde aşkın tarifi için yazılan cümleler vardır ya işte onlardan. Aslında hepsi aşk denilen o sihirli üç harfin tanımı değil insana musallat olduğunda bizim yaşadıklarımızdı.
Örneğin; aşk gözyaşıyla ıslanmış bir yastık değildir ya da onu düşünerek yürürken yolunu kaybetmek de değildir. O günlerde şöyle bir cümle bulmuştum aşkın tanımı diye: “Aşk sevdiğinin gözünde kendini görebilmektir.” Ama bu da yanlıştı bugün düşündüğüm zaman. Hiçbirisi aşkın tarifi olamazdı.

[geo-post target=”true” id=”4676″ label=”Önerilen Yazı”]

Bir ara “Aşk” ile “Sevgi” arasında kalmıştım. Hangisi hangisidir, çok sevmek aşk mı veya daha kapsayıcı olan hangisidir diye düşündüğüm zamanlar oldu. Ona da “Aşk sevip de kavuşamamak demektir. Eğer kavuşursan aşk sevgiye dönüşür. Birçok hisse dönüştüğü gibi” diyerek çıktım işin içinden. Ama hepsi basit kalıyordu aşkı anlatmak için. O kadar aciziz ki Yaradan’ın içimize yerleştirdiği bu değerli hissi tariften aciziz.

image 1

Yine bir zamanlar aşk için gözlerin üzerinde çok durmuştum. Ruhun görüneni yüz, yüzün de aynası gözdür diyerek. Evet mutlaka aşktan bahsedilen bir şiirde göz olmazsa olmazdır. Mecnun’a: “Şu Leyla’yı nasıl seviyorsun? Çok çirkin.” dediklerinde Mecnun’un: “Sen ona bir de benim gözümle bak.” cevabı gibi.


Hani bir menkıbe anlatılır ya:
Rabia’tül Adeviyye hazretlerinin önüne adamın birinin çıkıp da “Ya Rabia Aşk çok mübarek bir histir değil mi?” diye sorup “evet” cevabını alınca “O zaman ben size aşık oldum, gözleriniz çok güzel” dediğinde Hz. Rabia’nın da adamın gerçekten aşka mübtela mı olduğunu yoksa yalan mı söylediğini anlamak için “Arkamdan kız kardeşim geliyor, o benden daha güzeldir. Çok güzel gözleri vardır.” deyince adamın gayri ihtiyari kafasını çevirerek arka taraflara bakarak “hani nerede” demesi üzerine “Sen aşık değilsin. Aşık olsan kafanı çevirmezdin Aşık kişi için en güzel yüz ve göz aşık olduğu kişinindir.” demiştir.

Bugün anlıyorum ki aşk acıdır,hüsrandır, yıkımdır, hastalıktır. Acı içerisinde yok olmaktır. Ancak yok olurken bile halinden şikayetçi olmamak, yüzünde gülümsemeyle ruhunu teslim etmektir.
Aşk gece yıldızlara özlemle bakarken sebepsiz haykırmaktır. Aşk sessiz Eyvahtır! Gözleri yaşlı yaşlı gizlice “Ah ulan Ah” demektir. Sevda denizinden ummana açılmaktır. Bağırarak aşık olduğun ilan edilmez, vücudun seni ele verir zaten. İlan-ı Aşk mısır gibi yanınca patlayan değil buğday tanesi gibi yandıkça sessizce, için için kararan gibidir.


Aşk Eski edebiyatımızda ne güzel anlatılmıştır. Pervanenin mumun etrafında dönüp sabaha yakın sarhoş olup da kanadından ateşe yakalanması ve yanması gibi aşık da sevgilinin etrafında döner durur ancak sevgili ona yüz vermez. Bir bakışı ne kadar önemlidir. Sevgilinin kirpikleri oktur ve her bakışında o kirpiklerden aşığına ok fırlatır. Aşık yaralanır ama çok mutludur, yaralarına elmas tozu ekeler ve yaralarının kapanmasını iyileşmesini önler. hatta Aşık şöyle der:
Aşk derdiyle hoşem el çek ilacımdan tabib 
Kılma derman kim helakim zehri dermanındadır
(Aşk derdiyle hoşnudum, ey doktor! Bana ilaç verme ki benim helâk olmam senin derman olsun diye vereceğin zehrindedir)


Sonunda aradığım tarifi buldum: “Bence Aşk sevgilinin gözünün içine bakarak canını vermesidir, ölmesi değil. Çünkü aşıklar ölmez, kuruyup da toprak olmaz.”

Bu yazıyı değerlendirmek için tıklayın!
[Toplam: 0 Ortalama: 0]

0
be_enmek
Beğenmek
0
komik
Komik
0
sinirli
Sinirli
0
s_k_c_
Sıkıcı
0
_a_rmak
Şaşırmak
Mine’l Aşk!

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. Çünkü aşıklar ölmez, kuruyup da toprak olmaz…

    Cevapla
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Binbir Kitap ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!