Daha Önce Kitap Okumamış Birine Kitap Önerileri

Daha Önce Kitap Okumamış Birine Kitap Önerileri

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bazı şeyleri erkenden keşfedemiyorsun. Ya sınavlar ya da başka nedenler size kitap okumayı engelleyebilir.. Kitap Okumamış Birine Kitap Önerileri yazımızda Daha Önce Kitap Okumamış Birine Kitap Önerilerinde bulunacağız. Bu Kitap Önerileri ile kitap okumak alışkanlığı kazanmış olacaksınız.

Bazen bir yerlerden başlamak gerekiyor, yola hiç çıkmasanız bile, çıkma düşüncesi yeter. Daha fazla kitaplardan uzak kalmayın, kitap okuma alışkanlığı edinmek için harika bir başlangıç olacak.

Daha Önce Kitap Okumamış Birine Kitap Önerileri

Kitap okumak ufkumuzu genişletir ve eğiticidir. Özellikle büyüleyici kitaplar keşfederek bir alışkanlık geliştirebilir ve kültür seviyenizi yükseltebilirsiniz. Tarih, bilim kurgu, polisiye, gerilim ya da edebiyat alanlarından keşfedilecek pek çok kitap var. İşte okurken nefesinizi kesecek en sürükleyici kitaplardan örnekler…

1984 – George Orwell

Kitap Okumamış Birine Kitap Önerileri

George Orwell’in 1984’ü son zamanların en popüler kitaplarından biridir. Henüz okumadıysanız çok şey kaybetmişsiniz demektir. Bu iş kafanızdan hiç çıkmadığı için hayata farklı bir pencereden bakmanızı sağlayacaktır. Romanda birbiriyle ilintili çeşitli temalar işlenir. Bu temalardan biri de insanın her hareketini ve hissini gözlemleyen dünyadır. Bir diğeri sonu gelmeyen savaş ve sonuç olarak insanların özgürlüklerini kısıtlayan bir toplum. Bu roman, hayatımızın her kesiminden bir kesitle gerçekleri anlatarak oldukça ürkütücü bir güneş tutulmasına yol açar. Bu kadar iyi olmasının bir başka nedeni de, genellikle bahsedilen her şeyin bildiğimiz şeyler olmasıdır.

Stefan Zweig – Satranç

Hikaye, New York’tan Buenos Aires’e giden bir deniz gemisinde geçiyor. Yolcu gemisindeki bir grup hayali satranç ustası, aynı zamanda orta sınıf bir adam olan Mirko Czentovic’i partiye davet eder. Beklendiği gibi, şampiyon ilk oyunu kolayca kazanır. Kaybedilen rövanşın ortasında, oyun bir kez daha Dr. B. adlı başka bir yolcu da onlara katılır ve bir kravat kurtarır. Sonuç olarak, Czentovic ve Dr. B arasında bir yarışma olacak. Yarışma başlamadan önce Dr. B. kitaptaki anlatıcıya satrancı nasıl öğrendiğini anlatıyor.

Aylarca bir otel odasında hücre hapsinde Gestapo tarafından tutulurken, sorguya çekilmeden önce tutulduğu odanın duvarında asılı olan ceketinin cebinden satranç kitabını çalmayı başardı. Kitapta kayıtlı oyunları satranç tahtası olmadan kendi kafasında oynamaya başlar. Satranç hücresindeki can sıkıntısından kısa bir süre önce, Dr. B’nin hayatını kurtardı. Ancak zamanla The Deadlock adını verdiği kitaptaki tüm oyunları ezberledikten sonra, kitabı çalmadan önce hücrede olmanın verdiği can sıkıntısından bitkin düşmüş konumuna geri döner.

Bu yüzden kafasında yeni partiler icat eder ve partileri sinir krizi geçirene kadar kendi kendine şizofren oynar. Sonunda hapishaneden serbest bırakıldı. Gemideki satranç ustasına karşı ilk maç, Czentovic’in yenilgisiyle sona erer. DR.B, kendisi ile yaptığı binlerce oyunun yetkinliği sayesinde Czentovic’in oynayacağı oyunları önceden hesaplayabiliyor ve çok hızlı hareket ediyor. Czentovic ikinci maçta rakibinin zamanla huzursuzlandığını fark edince yavaş ve dikkatli oynamaya başladı ve Dr. B’nin başka bir krizi olursa, parti kesintiye uğrayacaktır.

İçimizdeki Şeytan – Sabahattin Ali

Icimizdeki Seytan Sabahattin Ali

Ayrıca İçimizdeki Şeytan kitabını okuduğumuzda insanın yıllardır içinde yaşadığı şeytanla sürekli karşı karşıya geldiği gerçeğiyle karşılaşırız. Romanın kötü karakterlerinden Macide’nin ay gibi parlayan bir incisi vardır. Romandaki Ömer karakteri, Sabahattin Ali’nin iç kargaşasının bir temsili olan kurmaca bir karakter gibi hissettirdi bende. Karakterin iddiaları çok samimi ve dünyevi olduğu için bana böyle hissettirmesi tesadüf değildi.

Ömer, Macide’ye âşık oluncaya kadar kendi içinde çözülmeyen yargılar üretirken, Macide’ye olan aşkını doğru orantıda kullanamaması onu daha da karmaşık bir hayatın içine sürükledi. Roman boyunca kötü düşüncelerinin aslında içindeki şeytandan kaynaklandığını savunsa da, romanın sonunda yaptığı tüm kötülüklerin ve beyhudeliklerin aslında tamamen kendi iradesiyle gerçekleştiği izlenimine kapılır. Sabahattin Ali’nin müthiş zekasıyla roman, en çok beğenilenler sıralamasında Kürk Mantolu Madonna’dan sonra ikinci sırada yer aldı. Aynı zamanda yazar Kuyucaklı Yusuf’un romanı yüzbinlerce okuyucu tarafından beğenilme başarısını da yakalamıştır. İyi okumalar ️

Yeraltından Notlar – Dostoyevski

Yeraltindan Notlar Dostoyevski

Yeraltından Notlar, Dostoyevski’nin en ünlü kitaplarından biridir. Birçok kişiye kitap okuma alışkanlığı kazandıran bir başyapıttır. 150 yıldır birçok neslin kütüphanesinde yer alan Yeraltından Notlar, dürüst ama bir o kadar da uyumsuz bir adamın aşağılanma öyküsünü anlatıyor. Yeraltının çılgın ruhunu kullanarak bu hikâyeyi okuyucuya aktarıyor. İnsanların toplum içinde var olma mücadelelerini en iyi anlatan roman, aynı zamanda çeşitli sorunları eleştirir ve Avrupa’daki büyük varoluşu ele alır. Ütopik sosyalist çalışma, 1864 gibi erken bir tarihte, bir modernite eleştirisiyle başladı. Her şeyden önce karakterlerin itirafları ve iç dünyaları çok çarpıcı.

Richard Cach – Jonathan Livingston Seagull: Martı

Epsilon Yayınları tarafından yayınlanan kitap 147 sayfa ve 5 bölümden oluşmaktadır. Kitapta çok sayıda çizim var. Muhtemelen bir çocuk kitabı için tasarlanmış resimler var, görseller detaylandırmak için eklenmiş, ancak bağlamla pek alakalı değil.

Bölüm 4, ek bir genişletilmiş yeniden baskı olarak 2014’te yayınlandı. 1970 yılında Richard Bach tarafından yayınlanan kitabın 4. Bölümü, hikayenin güzelliğini gölgelediği için 2014 yılına kadar yayınlanmadı. Kitabın son sözü açıklamaya ayrılmıştır. Çevirmenliğini Kader Ay ve Aslı Tümerkan’ın üstlendiği kitap, yer yer masal unsurları da barındıran masalsı bir hikâye.

Hayvan Çiftliği

Edebi bir klasik olan Hayvan Çiftliği, son zamanların en popüler kitaplarından biridir ve George Orwell tarafından yazılmıştır. İlk olarak 1945’te yayınlandı, ancak son zamanlarda herkes tarafından daha büyük bir ilgiyle okundu.

Kitap fabl tarzında yazılmıştır, yani karakterleri hayvanlardır. Ancak karakterlerinin çoğu domuzdur. Her şeyden önce Stalinizm, totalitarizm, demokratik sosyalistler gibi konular eğlenceli bir şekilde eleştirilir. Kitap, bu eleştirisiyle büyük beğeni toplarken, birçok ünlü sanatçıya da ilham kaynağı oldu ve derslere konu oldu. Hala okumadıysanız kesinlikle okumalısınız.

Küçük Prens

Kucuk Prens

Küçük Prens bir pilotun Sahra Çölü’nde uçak kazası geçirmesiyle başlıyor ve pilotumuzun yolu Küçük Prens ile kesişiyor. Kitapla ilgili araştırmam sonucunda fark ettim ki tam zamanlı pilotluk yapan yazarımız Küçük Prens kitaptaki kahramanımız pilot ile iç dünyasının kapılarını bizlere aralıyor. Aslında pilotun karşılaştığı “küçük insan”, hepimizin içinde saklı olan çocuk, belki de yetişkinlikte ihtiyaç duyduğumuz özdür.

Kitabımız bu “küçük” kahramanın kendi gezegeninden ve hatta gülünden ayrılıp diğer gezegenleri birer birer dolaşmaya başlamasıyla devam ediyor. Küçük prens gezdiği gezegenlerde yeni insanlarla tanışır. Bunlar kral, kendini beğenmiş adam, ayyaş, iş adamı, bekçi, kaşif, demiryolu makası ve satıcıdır. Bu insanlar aslında hepimizin günlük hayatımızda karşılaştığı yetişkin tiplerini temsil ediyor, belki biz de onlardan biriyiz, bencil, materyalist, hükmetme arzusuyla yanıp tutuşan.

Sait Faik Abasıyanık – Lüzumsuz Adam 

Mahalleye ait olma hikayesi. Mahallesini çok seven ve her gün belli bir programla sokakları dolaşan kahramanımız Mansur Bey uzun süredir mahalleden ayrılmıyor. Öncelikle Mansur Bey’in mahalleyi gerçekten sevip sevmediği için mi yoksa mahalleden ayrılmaya korktuğu için mi bilemeyiz. Hikaye boyunca, onun yabancılarla iletişim kurmaktan korktuğuna inanıyoruz. Finalde Mansur Bey’in asıl sorununun kendisinde olduğunu anlıyoruz.

Stefan Zweig – Amok Koşucusu

Amok Runner, gerçek nedeni bilinmeyen bir kazayla başlar. Kitabın ana kahramanı, neler olup bittiğini bildiğini iddia ediyor ve gemide başına gelenleri anlatmaya başlıyor. Gemideki insanların bitmek bilmeyen kahkahalarına, koşuşturmalarına dayanamayan kahramanımız, gündüzleri uyumak ve geceleri ayakta kalmak için kendini eğitir. Bu onu insanlardan ayırır. Ancak geceleri yalnız olduğunu düşündüğünde, karanlıkta yüzünü göremediği, sadece bazen yanan piposunu göremediği bir adamla tanışır. Yani amok koşucusu ile…

Bu yazıyı değerlendirmek için tıklayın!
[Toplam: 5 Ortalama: 5]

17
be_enmek
Beğenmek
0
komik
Komik
3
sinirli
Sinirli
0
s_k_c_
Sıkıcı
1
_a_rmak
Şaşırmak
Daha Önce Kitap Okumamış Birine Kitap Önerileri

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Binbir Kitap ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!