Çok seyre durduk kırlangıç çırpınışlarını
Çok sabır dağıttık ahlat ağacı yokluğunda
Ahuzar döndü dolaştı gölgeler arasında
insanlar gibi
Bir hesaba durdu albatrosun dilinde
Çok çeşitli mermiler geçmiş gibi yanından yöresinden
Çok korkmuş gibi gökyüzünden
Korktu evet
Trafik ışıkları ıslak kaldırımlara uzanmış
Diken sarmış papatyaları bir kaç mevsim kuzeyinde kentin
Arılar, kuşlar, dilenciler boş dönüyorlar bugün
Sarmaşıktı bir yanımız bozkıra inat
Biraz ayırmaya kalksan hemen anlardım
Kötü sözler söyledim ayrışırken bu yüzden
Bana kalırsa biraz daha öteyebilirdi mayıs çimenleri
Gittiğimiz yeri
Ona kalırsa gitmeliydik her yerden bir an önce
Elimi tut şafak söküyor
Bir kez olsun bırakmadan ellerimi tut aklım gidiyor
Sanki çok gün görmüşüz gibi
Çokça yaşamışız gibi
Öylece gidiyorsun