featured
  1. Yazılar
  2. Blog
  3. Tezer Özlü: Edebiyatın Özgün Sesi

Tezer Özlü: Edebiyatın Özgün Sesi

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Tezer Özlü

Tezer Özlü

Tezer Özlü, 1943-1986 yılları arasında yaşamış bir yazar. Daha önce yazarın “Yaşamın Ucuna Yolculuk” ve “Her Şeyin Sonundayım” kitaplarını okumuş ve Ekim 2013’te “Her Şeyin Sonundayım”ı bloğumda paylaşmıştım. Özlü, “Yaşamın Ucuna Yolculuk” adlı eseriyle 1983 Marburg Yazın Ödülü kazanmış ve genç yaşta hayata veda etmiştir. Pavese hayranı, özgün bir yazar olarak edebiyat dünyasında kendine özgü bir yer edinmiştir.

Tezer Özlü’nün ilk romanı olan “Çocukluğun Soğuk Geceleri”, YKY yayınları tarafından yayımlanmış ve 65 sayfa uzunluğundadır.

Tezer Özlü okumak, benim için oldukça ilginç bir deneyim. Yazarın yaşamı, adeta ölümle iç içe geçmiş bir şekilde sürüyor. Anılarında sık sık psikolojik tedavi süreçlerine yer veriyor. Farklı olmak ve farklı bir yaşam sürmeye çalışmak, çevresinin ve toplumun kısıtlamalarıyla başa çıkma çabasını da beraberinde getiriyor.

Tezer Özlü, daha önce okumadıysanız, en azından bir kitabını okumanızı şiddetle öneririm. Doğal ve içten yazılmış satırlarla erken kaybedilmiş özgün bir yazar; tıpkı Oğuz Atay ve Sabahattin Ali gibi…

Kitaptan Alıntılar:

  • Pazar günleri… Şimdilerde… Sokak aralarından geçerken… Gözüme pijamalı aile babaları ilişirse, kışın yağmurlu gri günlerde tüten soba bacalarına gözlerim ilişirse, evlerin pencere camları buharlaşmışsa, odaların içine asılmış çamaşırlar görünüyorsa, bulutlar ıslak kiremitlere yakınsa, yağmur çiseliyorsa, radyolardan naklen futbol maçları yayımlanıyorsa, tartışan insanların sesleri sokaklara dek yansıyorsa, gitmek, gitmek, gitmek, gitmek, gitmek……. isterim hep. (s.16)
  • Beş yıl boyunca yaşadığım acıları, iki saatlik bir filmde görüyorum. Hastanelerde hastalara oradan kurtulmanın yollarını göstermeye çabalamış, bu dönemlerin geçici olduğunu anlatmaya çalışmıştım. Hangileri kurtuldu? Bilmiyorum. Şimdi ben özgürüm. Burada özgürlük kelimesini yalnızca kapalı olmamak, kilitlerin ardında bulunmamak anlamında kullanıyorum. Ölümle burun buruna geldim, ama işte özgürüm. (s.39)
  • Gece. Köy evinde mum ışığında oturuyoruz. Bir erkeğin elini tutuyorum. Onun elini tutmasam, kendimi gerçekten boşlukta hissediyorum. Beynim gene boşluğa fırlayacak gibi oluyor. Sert, kesin davranışlı, kişiliğini henüz tam anlamadığım bir eşim daha var. Fırtına gibi köy odasına giriyor. İşte o an, gerçekten deliriyorum. Biraz istediğim gibi davranmaya başladığımda, götürülüp, demir parmaklıklar gerisine kilitleniyorum. (s.50)

0
be_enmek
Beğenmek
0
komik
Komik
0
sinirli
Sinirli
0
s_k_c_
Sıkıcı
0
_a_rmak
Şaşırmak
Tezer Özlü: Edebiyatın Özgün Sesi
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Binbir Kitap ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.