“Üzülme,” dedi, “Bazen insan mecbur kalır.”
Bazı kitaplar yüreğinize dokunur, bitirdikten sonra gözünüzden kopup gelen göz yaşlarınıza engel olamazsınız. Kurgu olduğunu unutturan kitaplar en güzelleridir. Fareler ve İnsanlar da bunlardan biri.
George ve Lennie hayatlarını idam ettirebilmek için ırgatlık yapan iki zavallı gezgindir. Hasret kaldığımız, çıkarsız bir arkadaşlıkları vardır. Lennie, güçlü, iri yapılı orantısız bir güce ve zeka geriliğine sahip bir karakter. George sürekli yeni işler peşinde koşan ufak tefek ve zeki biridir. Bulduğu işleri Lennie’nin başlarını belaya sokmasından dolayı işten atılmalarıyla son bulur. Ondan kurtulmak istediğini söyleyip isyan eden George, söylediklerinden pişman olur, yumuşar.
Lennie ve George’nin hayata tutunmalarına sebep olan hayalleri vardır. Dışlanmadan yaşayabilecekleri bir arazi ve ev sahibi olmak. Çok ince bir kitap olmasına rağmen dolu dolu bir hikayesi var. Yoksulluk, ırkçılık, hırs, saflık.. gibi bir çok konuya değinilmiş. Kitabın isminden de anlaşılacağı üzere yazar, işçileri farelere benzetiyor. Onlar amacı olmadan karın tokluğuna çalışan, insan olduklarının bilincinde olmayan, kötü yataklarda yatıp kalkan, iğrenç yemekler yiyen ve en kötü tarafı da bunu kabul ediyorlar.
Kalbinizde derin bir iz bırakacak bu kitabı okumanızı öneriyorum. Okuyun, okutun