featured
  1. Yazılar
  2. Blog
  3. Cemil Kavukçu’nun Gemiler de Ağlarmış: Bir Öykü Kitabı İncelemesi

Cemil Kavukçu’nun Gemiler de Ağlarmış: Bir Öykü Kitabı İncelemesi

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Bir Öykü Kitabı: Gemiler de Ağlarmış

Bir Öykü Kitabı: Gemiler de Ağlarmış

Cemil Kavukçu’nun akıcı kaleminden sekiz öykünün yer aldığı bu eser, okunmaya değer bir kitap. Öykülerin dünyası ve anlatılan insanlar, hayatın içinden, son derece tanıdık bir yapıya sahip. Ancak yazar, çoğumuzun gözden kaçırdığı ayrıntıları ve günümüz insanının yaşadığı sıradan olayları, sade ama etkileyici bir dille öyle güzel aktarmış ki, okuyucuyu derin düşüncelere sevk ediyor.

Yazarın betimlemelerini de oldukça beğendiğimi belirtmeliyim. Sıradan insanların duygu dünyası, basit olaylar aktarılırken kendinizi öykülerin akışına kaptıracak, bu öykülerin devamını adeta siz yazıyormuşsunuz gibi hissedeceksiniz.

Cemil Kavukçu, 1951 yılında İnegöl’de doğdu. İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Jeofizik Mühendisliği bölümünden mezun oldu (1976). Öyküleri, 1980 yılından bu yana çeşitli dergilerde yayımlandı. Patika adlı yapıtıyla 1987 yılında Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü’nü, 1996 yılında ise Uzak Noktalara Doğru adlı öykü kitabıyla Sait Faik Abasıyanık Hikâye Armağanı’nı kazanmıştır.

Can Yayınları tarafından 2001 yılında ilk basımı yapılan kitabın elimdeki 2009 yılı dördüncü basımı ve toplamda 106 sayfa.

Kitaptan Alıntılar:

  • Dışarı çıkmak için iyi bir fırsat. Herkes buna dünden razı. Bir yerlere oturulup hızlı hızlı içilecek. Bir bölümü karaya ayak basar basmaz, bir bölümü de içtikten sonra telefon kulübelerine kapanacak; eşler, çocuklar, sevgililerle konuşulacak. Uzun uzun konuşulacak, dönüp dolaşıp aynı şeyler yinelenecek. Sonra kadın aranacak, bulunacak yerler ve pazarlamacılar (onları bir görüşte tanıyacak kadar deneyimli her biri) araştırılacak, sigara, içki, çiklet, şeker, bisküvi alınacak. Zamanı gelince de gemiye dönülecek. Yüzen hapishaneye. (Gemiler de Ağlarmış adlı öyküden s.11)
  • Sonra o sabah… O sabah kötü şeyler oldu. Her şeyi kontrolüm altına aldığıma kendimi inandırdığım ve soluklarımın düzene girmesi için her zamanki yerimde oturduğum (adamın da aynı bankta oturduğu) o sabah… Çığlık çığlığa bağıran bir kadın sesiyle irkildim. Adam da oturuş biçimini değiştirmiş (ilk kez oluyordu bu) sese dikkat kesilmişti. Lanetler yağdıran, sövüp sayan, birilerini tehdit eden ses (kadını görmemiştim daha) gittikçe yaklaşıyordu. Donakaldım. O kadın, kedilerin sevgili prensesi; yalınayak, başı açık, yatak giysileriyle caddede koşuyordu. Peşinde iki adam. Çevrede, kuyrukları dimdik, çaresiz ve şaşkın kediler. Kadını kıskıvrak yakaladılar.(Giz Bahçesi adlı öyküden s.52)
  • Döndüğünde, herkesin bir işi gücü vardı. Hepsi de evli barklı adamlardı artık, haytalık yılları bitmişti. İlhan, biriktirdiği üç-beş kuruşla bir büfe açtı. Yürütemedi. Karısı da bırakıp gitmişti onu. Kahvede, sokakta, meyhanede yalnız kalmıştı. Eskiden olduğu gibi annesinin evinde kalıyordu. Yola çıktığını kimse anlayamamıştı. Yanına alabileceği ‘en değerli’ eşyaları yoktu. Tek başına kendi Afrika’sına gidiyordu.
    Kulaklarında o şarkı çınlıyor şimdi Rıfat’ın:
  • Bir gün belki hayattan,
  • geçmişteki günlerden bir teselli ararsın
  • bak o zaman resmime, gör akan o yaşları…
  • (Adı Yok adlı öyküden s.97)

0
be_enmek
Beğenmek
0
komik
Komik
0
sinirli
Sinirli
0
s_k_c_
Sıkıcı
0
_a_rmak
Şaşırmak
Cemil Kavukçu’nun Gemiler de Ağlarmış: Bir Öykü Kitabı İncelemesi
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Binbir Kitap ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.