featured
  1. Yazılar
  2. Blog
  3. Thomas Mann’ın Venedik’te Ölüm Eseri Üzerine Düşünceler

Thomas Mann’ın Venedik’te Ölüm Eseri Üzerine Düşünceler

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Thomas Mann’dan Bir Deneme: Venedik’te Ölüm

Thomas Mann'dan Bir Deneme: Venedik'te Ölüm

Thomas Mann’ın bu uzun öyküsünü okuduğumda, benim için yanlış bir seçim yaptığımı itiraf etmeliyim. Kitap seçerken çeşitli listeler oluşturuyorum ve genellikle iyi seçimler yaptığımı düşünüyorum. Ancak, ne yazık ki, “Venedik’te Ölüm” benim için sıkıcı kitaplar arasında – hatta en üst sıralarda – yerini aldı.

Büyülü Dağ’ın filmini izlediğim için bu eseri okumayı istememiştim. Ancak, yazarın ünlü eseri Buddenbrooklar’ı okumanın daha makul bir seçim olacağını düşünüyorum.

Merak edenler için biraz kitaptan bahsedeyim: 103 sayfalık bu eserin yarısından fazlası, ünlü yazar Aschenbach’ın gerilimden kurtulmak için dinlenme ve tatil yeri arayışlarıyla geçiyor. Kitabın sona yakın bölümünde ise uzaktan aşık olduğu genç Tadzio’ya olan platonik aşkı, salgın hastalığın yayıldığı Venedik’ten ayrılmayan yazarın trajik ölümüyle sonuçlanıyor.

Felsefi övgülerde bulunanlar elbette olacaktır. Ancak bence, bloğumda paylaşıp da okumasanız daha iyi dediğim “Kasap Çırağı” adlı romandan sonra, “Venedik’te Ölüm” de beğenmediklerim listesinde yer alıyor. Takdir sizin!

Bu arada, Thomas Mann’ın 1929 yılında Nobel Ödülü kazanan ünlü bir Alman yazar olduğunu da hatırlatmak isterim.

Kitaptan Alıntılar:

  • Kararsızlık içinde geçen birkaç yıldan, orada burada yerleşme denemelerinden sonra hayli zamandır Münih’e yerleşmiş, orada dehaya binde bir nasip olan itibarlı bir burjuva hayatı yaşamaya başlamıştı. Henüz genç yaşlarda, okumuş bir ailenin kızıyla yaptığı evlilik, kısa bir mutluluk döneminin ardından karısının ölümüyle sona ermişti. (s.27)

  • Gözleri kararıyor, göğsü daralıyor, ateşler içinde yanıyor, kan beyninde zonkluyordu. Kalabalık çarşı sokaklarından kaçarak köprüler geçip fakir dar ara yollara vardı. Orada ise dilencilerin hücumuna uğradı, kanallardan gelen pis kokular yüzünden nefesini tutmak zorunda kaldı. Venedik’in iç taraflarında rastlanan ve insanda lanetli ve unutulmuş etkisi bırakan meydanlardan birinde, sakin bir köşede, bir çeşmenin başına çökerek alnındaki terleri kuruladı ve Venedik’ten gitmek gerektiğini düşündü. (s.53)

  • Her aşık gibi beğenilmek istiyor, bunun imkânsızlığı düşüncesiyle acı üzüntüler geçiriyordu. Elbisesine gençlere özgü iç açıcı ayrıntılar katıyor, değerli taşlar takıyor, parfüm kullanıyor, her gün birkaç kez tuvaletini tazelemeye zaman ayırıyor, yemeklere süslenip heyecan ve merak içinde geliyordu. Kendisini hayran eden bu taze gençlik karşısında yaşlanmış vücudundan iğreniyordu; ağaran saçlarının, keskinleşmiş yüz çizgilerinin görünümü onu utanca, ümitsizliğe sürüklüyordu. (s.96)

0
be_enmek
Beğenmek
0
komik
Komik
0
sinirli
Sinirli
0
s_k_c_
Sıkıcı
0
_a_rmak
Şaşırmak
Thomas Mann’ın Venedik’te Ölüm Eseri Üzerine Düşünceler
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Binbir Kitap ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.