Oblomov, şehrin en kalabalık caddesinde yaşayan, hayatını ailesinden miras kalan çiftlikle sürdüren bir karakterdir. Oblomov Kitabı İncelemesi Günlerini neredeyse hiçbir şey yapmadan yatarak geçirir. Hayatta hiçbir beklentisinin olmaması, ona verilen yaşam hakkını nasıl değerlendirmesi gerektiğini bilmemesi onun tembelliğinin nedenlerindendir.
Asıl yaşanılmayacak hayat, sürekli çalışılan hayattır.
Hayatında meydana gelen herhangi bir değişiklik onu tedirgin eder. Oblomov hayatında hareketsizlik ister; bir şeyin değişmemesini arzular. Bu yaşam tarzını ise Oblomovluk diye adlandırır.
Oblomov’un Çevresi
Her ne kadar da hayattan uzak kalmak istese de onun da ilgilenmesi gereken zorunlulukları vardır. Çiftlikten gelen paranın azalması onun başka bir eve taşınmaya iter. Oblomov’a taşınmak korkutucu gelir, hayatında hiçbir değişiklik olmamasını isteyen biri için kötü bir durum olmalı.
Ne zaman çözüm üretmesi gereken bir konu olsa bunu ertelemek için bir yolunu bulur. O fiziksel değil, zihinsel olarak da tembeldir.
Oblomov’un en yakın arkadaşı Ştolts, onun tam testi bir karakterdir. İki karakter de çocukluk arkadaşıdır. İki karakterin de ruh hali çocukluk döneminde atılmıştır. Oblomov hayatta izole büyütülmüştür.
Oblolmov, her ne kadar tembel olsa da o; çevresindeki anlamsız yaşayışların farkındadır. Bu insanlar tembel değildir fakat diğer insanlarla yarış halinde yaşarlar.
Yazar, Oblomov’un hayatını, kişiliğini, hayatı algılayış biçimini etkileyici detaylarla anlatmış. Kitabı okurken Oblomov’un zihninin içindeymiş gibi yaşıyorsunuz.
Oblomov Kitabından Alıntılar
Olga “ İnsan iki defa sevemez, ahlaksızlık sayılır.”
Fazla kalabalıkta boğulur gibi oluyordu.
Ancak dürüst olmayan insanlar kendilerinden istenen şeyi yapmamak için istenmeyen ve yapılmayacak fedakârlıklardan söz ederler.
“Ben de sabahleyin sırf adınızı söylemek, adınızı duymak için size haber göndereceğim; gönderdiğim adamı, sizi benden önce gördüğü için kıskanacağım.”
İnsan niçin yaşadığını bilmezse günü gününe yaşamakla kalıyor; günün geçmesini, gecenin gelmesini beklemekten başka zevki olmuyor. Bugün nasıl yaşadım, sorusuna cevap vermeden uykuya dalıyor, ertesi gün gene aynı hayat.
“Fakat basit olmayı öğrenmek için ne kadar vakit, ne kadar sabır, ne kadar çaba gerekmişti.”
“Hatıralar mutlu bir hayatın hatıraları olursa güzeldir; insana güç kapanmış yaraları hatırlatınca acı şeylerdir .”
“Evlenen kadın değildir ki, bizimle evlenirler ya da bizi kocaya verirler.”